9 Ağustos 2008 Cumartesi

BIRAZ INSANLARDAN BAHSEDEYIM..

Okudugum yorumlardan anladigim kadariyla insanlar hakkinda detay istiyorsunuz.Daha heybemi fazla insanla dolduramadim arkadaşlar.Bu aralar gördüklerim sadece emlakçılar..
Gelin bari birini anlatayim..
EMLAKCI NICOLE
Nicole isimli emlakçı kadınla dün tanıştım..Sürekli hareket halinde telefonla konuşup ;elinde bir torba dolusu anahtarla gezen bir kadın..Baktığım ev merkeze yaklaşık 45 dakika mesafede olunca arabasıyla beni şehir merkezine bırakmayı teklif etti..Tamam dedim..Ancak araca girmek ne mümkün..Tek kapılı eski model bir Japon arabasında alışveriş torbaları ve eşyalardan kendime yer bulmaktan zorlandım..Zar zor sürücünün arkasında kendime bir yer açtım..Nicole kiralık başka evler de olduğunu söyledi. Aslında benim görmek istediğim de buydu..Bu sayede dün akşam ve bugün 4 tane ev görmüş oldum.Sonuç pek parlak değil ama biraz yaşamın içine girip gözlem yapmış oldum.
YAŞAMDAN KESİTLER
Nicole hafif dağınık ve tanıdığı herkesle durup konuşan bir kadındı..Ayrıca her işini iki arada bir derede halletmeye çalışan biri .Dün başka bir evi göstermeden önce durup yol üzerindeki bakkaldan portakal aldık.İhmal etmeden portakalları o araya sıkıştırdı.Ahbabı olduğu bakkala beni bile tanıttı -ayrılırken herkes bana -goodbye dedi..Çok komik geldi bana. Bu arada mahalle bakkalı ; mahalle sohbeti durumlarının burada da devam ettiğini görmek sevimli ve sıcak bir ayrıntı.Oradan çıkıp işyerime yakın ve içi onarılmış ama gayet bakımsız ve kule gibi merdivenleri olan bir apartman dairesi gösterdi.Hiç beğenmedim ama merdivenleri bahane edip kibarca teşekkür ettim.Fiyatı biraz yükseltebileceğini ama güvenli bir ev istediğimi söyledim.Bunun üzerine bugün öğlen 4 ev daha göstermek üzere sözleştik.
MARILYN MONROE ILE ZORO
Peki ne oldu? Randevuya tam 30 dakika geç geldi..Bir telaş bir koşturma halinde yine.Beni buluşma noktasından alıp sonra nereye götürdü? Kuşlar su içsin diye seramikten yapılmış bir saksı almaya.Yolda bir müşterisi için olduğunu söylemişti ama sonra unutup dükkanda kendi için aldığını söyleyiverdi.Kedileri kuşlara atlamasın diye saksıyı onlardan uzak bir köşeye koyacağını anlattı.Bu arada Marilyn Monroe ve Zoro adlı iki kedisi olduğunu ve ikincisini yolda bulduğunu da öğrenmiş oldum.İlki güzel ama kaprisli ;ikincisi simsiyah ve hareketli olduğundan bu isimleri vermiş..Bu arada hem dinliyor hem gözlem yapıyorum.Uzun ve ince olmasına rağmen 40 lı yaşlarında olduğu belli olan bu kadın bana biraz genç kalma ;sağlıklı yaşam konusuna kafayı takmış gibi geldi.niye mi?Çiğ sarmısak yemenin faydalarından ;C vitamini için portakal
yemem gerektiğinden bahsetti..Buraya kadar neyse ama ya buna ne demeli?Yolu bilmediğim için yanından giderken habire zikzak çizdiğimizi farkettim. Meğer hafif bronzlaşmak için güneşi yakalamaya çalışıyormuş!! İyi mi? Ben ise Ekim ayında olduğumu hissettiğim bu şehirde; üzerimde triko hırka ile yanımdaki askılı kadından oldukça farklı bir görüntü çizdim..
EVLER KENDİ SOKAĞINDA
neyse efendim yol üzerinde de en az 2 insan görüp yaklaşık 5 dakikalık sohbet faslı bitince ; kiralık evlerin sokağına geldik.Meğer kendi de aynı sokakta oturuyormuş..Bunları farkettikçe aslında bu sosyal yanıyla kendi işine katkı sağladığı fikrine vardım. Çünkü gösterdiği 3 ev de aynı sokakta;hatta ikisi aynı binadaydı..Bana kalırsa komşuların evlerini pazarlamak ancak ahbaplık ve sosyal ilişkilerle kazanılıyor.Biraz onu geçen seneki evsahibim Susana ya benzettim. Sürekli gülümseyerek konuşan ve sürekli maliyet hesabı yapan..Emlakçı Nicole ona benziyor mudur bilmem. Bildiğim gösterdiği evlerden biri hoşuma gitti. Giriş katında 2 oda geniş bir salonu var ve mutfağın önünde minik bir verandası .Ancak kiracı buzdolabında bütün eşyaları bırakarak tatile gitmişti .Elektrik de kesik olduğundan mutfak öyle iğrenç kokuyordu ki;dayanılmaz.Neden böyle bir şey yapmış anlamadım.Neyse Nicole en beğeneceğimi düşündüğü evi sona sakladığını söylemişti. Meğer o evin evsahibi cevap vermemiş Pazartesiye kaldı. Benim aklımda kalan soru ise hiçbir evi beğenmezsem Nicole benden yine de danışmanlık ücreti alacak mı. Bakalım göreceğiz..

3 yorum:

Unknown dedi ki...

Böyle bir şey düşünmüş olman ne kadar güzel !!!
Anlattıklarına ve üslubuna da bayıldım.
İlk fırsatta kitaba dönüşsün bu günlükler .
Harika harika !!!

Adsız dedi ki...

direk amerikan filmlerindeki yan kararkter konuyu besler veya üstüne gidip -işleyip- aksiyon ve\veya romantik bir kitap olur {özellikle yarım sayfayı bulmayan bu anlatımı, 300+~ sayfalık kitabın karakter tanıtımı olarak işlersen} HARİKA OLUR :)

Adsız dedi ki...

DÜZELTME:
direk amerikan filmlerindeki yan kararkter konuyu besler veya üstüne gidip -işleyip- aksiyon ve\veya romantik bir kitabın anakarakteri olur.
{özellikle yarım sayfayı bulmayan bu anlatımı, 300+~ sayfalık kitabın karakter tanıtımı olarak işlersen}

HARİKA OLUR :)