5 Ocak 2009 Pazartesi

HERYERDE KAR VAR..
















Fotoğraflar ''Le soir'' gazetesinden..Brüksel beni karla karşıladı.. her anlamda buz gibi bir hava hissettim..Senelik iznimden döner dönmez daha taksiden inmeden telefonum çaldı..İzinde olduğumu bilmelerine rağmen haberimiz yok demişler.Başkandan fırça yemişim.Açıp izah ettim.Zaten izinsiz gitmem ne mümkün,buradaki ipucu anında satışa gelmem..Klasik işyeri çelmeleri..Oysa daha bavulları bile açmamıştım.Sonra bütün gün bilgisayar başında haber özeti çıkartıp bağlantı yapmalarını bekledim ama ne oldu?Yapmadılar.Ne diyeceksin?Stresi unutmuşum,çabuk hatırladım.Uçağım nedeniyle sabah 04 te kalkmıştım;yorgunluktan ölüyordum ,fazla geç kalmadan yatıp uyudum.İnsan lükse çabuk alışırmış..Bodrumdaki kuş seslerinden sonra;Brüksel'in karanlık sabahlarını çabuk unutmuşum.Dolayısıyla perdeleri hiç açmadan süratle hazırlandım.perdenin gerisinden günün aydınlandığını farkediyordum.Ama dışarıya hiç bakmadım.Ta ki sokak kapısını açana kadar.Bir an donakaldım. Her taraf bembeyazdı!! Ancak eve kuru bir havada giren ben ;bir anda nerede olduğumu şaşırdım kaldım.Hani çizgi filmlerindeki gibi,adam sokak kapısını açar ve suya düşer ya..benimki de o hesap..hemen algılayamadı gözlerim..Burası neresi,nereye geldim Allahım.??10 saniye öylece etrafa bakıp kapıyı geri kapattım.Hemen içeri girip yün kasketimi buldum.Mickey Mouse daki köpek Goofy gibi kulaklarını da indirdim ve yola çıktım.Tatil günleri sona erdi,anladım..:))
BODRUM GÜNLERİ
Oysa daha bir hafta önce soğuk ama güneşli ve dingin Bodrum sokaklarını arşınlıyorduk..Herşey bıraktığım kadar güzel ve samimiydi.Üzerine bir de İstanbul'dan çok sevdiğim iki dostum geldi. Melike Amerika yolculuğu öncesi biraz Bodrum'da soluklandı;Berrinse hem arkadaşı Handan'ı hem de beni ziyaretiyle mutlu etti.Dolayısıyla beklenmedik kesişmeler sonucu biraraya gelen bu grup sohbeti ve yeni yıl umutlarını paylaştı..Hiçbirimiz tozpembe değildik hatta içimizden bazıları griye bile çaldı ama paylaştık,derleştik ve boşverdik.Kadıkalesi'ndeki salaş balık lokantasında çıtır çıtır yanan şöminenin önünde kafa çektik.Ve tabii alışveriş yaptık!! Ayakkabı çantacı dolaşıp durduk..İçimiz dondu,denize karşı oturup sıcak sahlep içtik..Yılbaşı gecesi bir eksikle (Melike İstanbula döndü) Bodrumda havai fişekleri izledik. Hiçbirşey abartılı değildi ve sanırım güzel olan da buydu..

Hiç yorum yok: