15 Aralık 2008 Pazartesi

HALIME SIZ KARAR VERIN

İşlerle geçen yoğun haftanın ardından bu haftaya muhasebe ile başladım.sabahtan önce internet firmasına gittim faturayı yatırdım.Kasım ayı hesaplarını kapatmam gerekiyordu. Araya bayram girdiği için geçen hafta gönderemedim.Ayrıca geçen ay yaptığımız Cenevre seyahati ile ilgili yol giderlerini doldurdum.Diğer yandan Aralık ayı için tahmini bütçe istedim. Tüm bunlara başlamadan önce de UPS firmasını arayıp kurye çağırdım.
UPS KRIZI
Aynı firma bile geçen aylarda papaz olmadım mı oldum.Buradan kalkıp Strazburga 1 saat mesafede yaptığımız röportaj kasetlerinin üzerinde gümrüğe tabi değildir ibaresi yazılması gerekiyormuş.Bu yönde bana hiçbir uyarı yapılmadı.Uyarı bulunmadığı için kasetler gümrükte takıldı..İyi mi? Ve garip bir şekilde oradan kurtarılamadılar. En sonunda buradan bir kopyasını daha çıkartıp elden bir gazeteci arkadaşla gönderdim. Yani gayet sabıkalı bir firma gözümde. Fakat bir yandan da fazla seçenek yok.Geçen gün aradılar ,kusura bakmayın size müşteri numarası gönderiyoruz her işiniz kolaylayacak falan filan. Sorun şu; diğer firma DHL i aradığımda nakit para kabul etmediklerini söylemişlerdi.Benim bu ödemeyi fatura üzerinde göstermem lazım.Burada TRT hesabı için banka kartı var kredi kartı değil.Ben de mecburen bu firmaya mecbur kaldım. Bu akşam bir çocuk geldi ..Ancak İngilizce bilmiyor. Ne desem anlamadı. Ben de kaç para vereceğim onu bilmiyorum. Bari dedim Firmayı arayayım,biri söylesin.Aradım;karşıma çıkan bu kez İngilizce servisinde çalışan kız Fransızca bilmiyor,bekleyin arkadaşımı çağırayım dedi. Beklemeye aldığı sırada bu kez gelen kurye çocuk-ben bekleyemem gidiyorum demez mi?? Dur bekle falan demeye kalmadan çekti gitti. Ortada kalakaldım. UPS yi tekrar aradım ,o bir şöför İngilizce bilemez dediler. İyi mi?? İyi de ben kaç para vereceğimi bilmek zorunda mıyım? Böyle saçmalık olur mu? Paranla rezil olmak buna derler. Sonra ben sizinle her ay çalışıyorum falan deyince;size yeni bir şöför gönderiyoruz ,dokümanları aldıracağız dediler .bekle bekle yok..Kafayı yemek üzereydim.Üzerine 2 saat bekledim. Tam çaresizlik hissi ile bürodan çıkmak üzereydim ki telefon geldi. Kurye gelmiş.. Bilin bakalım kim? Aynı çocuk!! Ama bu sefer lokum gibi,bir uysal..Neyse özetle bu ay da evrakları gönderdim.Ya da binbir boğuşma ila gönderebildim. Ama böyle bu işin sonu ne olacak bilmiyorum?
ÇÖZÜM ARAYIŞLARI
İnternetten baktım THY kargo servisi varmış. Ancak tahminim adrese teslim değildir, havalimanına ulaştırıyordur,o da benim işime yaramaz. Valla 5 Ocak'ta bu işlem tekrarlanacak çünkü Aralık hesaplarını kapatmam gerekecek. Ve şunun şurasında kaç gün kaldı..Beni asıl bunaltan ne biliyor musunuz? Derdini anlatamamak. Bir başka dilden konuşmak. İletişim kuramamak ve yaşadığınız çaresizlik hissi. Diyeceksiniz ki sen bunu yeni mi öğrendin? Hayır ama ortada iş,sorumluluk ;ödenecek para,kapatılacak hesap olunca durum sizi daha fazla bir cendereye sokuyor. Yani İngilizce burada günlük hayatta pek sökmüyor. Acilen bir kursa başlamam lazım. ama hangi arada hangi derede kendime vakit ayıracağım onu da bilemez oldum. Kendime ait hayat deyince;yarın bu açıdan tarihi gün. En nihayet o gün geldi çattı!! Başvurumdan bir buçuk ay sonra eve internet bağlanacak.. Umarım tabi :)) iki gündür telefonum çalıyor,açıyorum ;telesekreter.Internet firmasından. Dün anlamadım kapattım,bugün aynı şey olunca endişelenip aradım. Randevuyu onaylamak gerekip de eğer ben kaçırıyorsam, oturup ağlayabilirim çünkü..Allahtan İngilizce konuşan bir teknisyen çıktı..Karşıma çıkan yetkili herşeyin yolunda olduğunu yarın 15.30 da geleceklerini söyledi.. Belki de telesekreter bana bunu söylüyordu kimbilir.. fazla düzenliler ya,kesin haber veriyordur. Özetle yarın sabahtan banka işlerini bitirip öğleden sonra evde olmam gerekiyor.. Dileğim okuyacağım dokümanları evden araştırabilmek,bunun için geç saatlere kadar işyerinde kalmamak ve en güzeli günlüğümü artık evden yazmak..

Hiç yorum yok: